Cuma sabahı her günden farksızdı. Merve okula gitti ve arkadaşları ile oyunlar oynadı. Öğle yemeği saati yaklaşınca öğretmeni Merve’ye annesinin onu almak için beklediğini söyledi. Annesi üzgün görünüyordu. Merve’ye dedesinin öldüğünü ve eve gitmeleri gerektiğini söyledi. 

Merve evde bir sis olduğunu fark etti. Bu sis, sanki dedesinin her zaman oturduğu koltuktan geliyordu. Oradan yayılıyor ve bütün evi kaplıyordu. Merve koltuğun yanında dedesinin onun için yaptığı tahta atı gördü. Bu at ile oynadıkları oyunun yarım kaldığını fark etti. 

Yeni hafta başlayıp okula döndüğü zaman evdeki sisin onu takip ettiğini fark etti. Bu sis arkadaşlarıyla oyun oynarken azalıyor fakat yemek ya da dinlenme saatinde yine yoğunlaşıyordu. Evde akşam yemeğine oturduklarında sisten anne babasını görmekte zorlanıyordu. 

Ertesi hafta Merve evdeki sise rağmen tahta atını almaya karar verdi. Önceden dedesi ile oynadıkları için biraz endişelendi. Atı eline aldığı zaman sisin bir kısmının hareket ettiğini fark etti. Atı aldı ve tıpkı dedesinin yaptığı gibi hareket ettirdi. Oyunlarına kaldığı yerden devam etmeye çalıştı, sis yine hareketlendi. Atı ile oynamaya devam ettikçe sisin eskisi kadar yoğun olmadığını fark etti. 

Okuldaki sis de henüz kaybolmuş değildi. O gün okul dönüş yolunda, Merve dedesinin onu okuldan aldığı zamanları hatırladı. Bir keresinde metal tenekelere vurup ses çıkaran bir kediyi izleyip gülmüşlerdi. Merve de o kediyi hatırlayıp kıkırdamaya başladı. Etraflarındaki sis hareketlenmeye devam etti. 

Sonraki günlerde dedesinin koltuğuna gitti ve atıyla oynamaya devam etti. Bazen önceki oyunlarındaki hareketleri yapıyor, bazen de planladıkları oyunlardan oynuyordu. Merve oynadıkça sis hareket etmeye devam etti. Merve oyunu bırakıp kafasını kaldırınca sisin artık dağınık olmadığını, pofidik bir buluta dönüşmüş olduğunu fark etti. 

Tags:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir